KUR’AN’DA HANİF DİN, SEKİNE, MİRAÇ, SAYHA VE PERDE AYETLERİ
“Ant olsun ki sen bugünün geleceğinden gaflet içindeydin. İşte senden perdeyi kaldırdık. Artık bugün Hakikati bütün açıklığıyla görüyorsun!” Kâf Suresi 22. Ayet
HANIF TÜRK
KUR’AN’DA HANİF DİN, SEKİNE, MİRAÇ, SAYHA VE PERDE AYETLERİ
HANİF DİN (YARATIM FITRATI)
"O halde Hanif olarak dine yüzünü tut. İnsanları, üzerinde yaratmış olduğu Allah'ın fıtratına. Allah'ın yaratmasında değişme olmaz. Kayyum (kalıcı,değişmez) olan din budur. Fakat insanların çoğu bilmiyorlar." Rum suresi 30. Ayet
“Bir de: “Yahudi veya Nasrani olun ki doğru yola erişesiniz!” dediler. De ki: “Evet! İbrahim’in Hanif Milleti olmak üzere! O Müşriklerden değildi”. Bakara suresi 135. Ayet
"İbrahim ne Yahudi ne Nasraniydi. O müslim bir Hanif idi ve müşriklerden olmamıştı." Âli İmran suresi 67. ayet
“De ki: “Allah doğru söyledi. Öyle ise Hanif olarak İbrahim'in Milleti’ne tabi olun. O müşriklerden değildi.” Âli İmran suresi 95. Ayet
"Din bakımından, bir muhsin olduğu halde yüzünü Allah’a teslim etmiş, bir Hanif olarak İbrahim’in milletine uymuş kimseden daha güzel kimdir? Allah İbrahim’i Halil (dost) edindi." Nisa suresi 125. Ayet
"Bir de Hanif olarak yüzünü Dine tut! Müşriklerden olma!" Yunus suresi 105. Ayet
"İbrahim, Hanif olarak Allah'a yönelen bir ümmetti. Ve müşriklerden değildi." Nahl suresi 120. ayet
"Yine sana vahyettik ki; “Hanif olarak İbrahim’in Milleti’ne tabi’ ol!”. O Müşriklerden olmadı." Nahl suresi 123. Ayet
“O’na şirk koşmuşların dışında Allah için Hanifler olmak üzere! Kim de Allah’a şirk koşarsa, sanki Gök’ten düşmüş şey gibidir; onu Kuşlar kapışır veya Rüzgar çukur bir yere savurup atar.” Hac suresi 31. Ayet
“Oysa Allah'a kulluktan ve dini Hanifler olarak O'na has kılmaktan ve salatı doğrultmaktan, zekatı vermekten başka bir şeyle emrolunmadılar. İşte doğru din budur.” Beyyine suresi 5. Ayet
“De ki: Şüphesiz Rabbim beni dosdoğru bir yola hidâyet buyurdu, doğru kalıcı bir dine, başka dinlerden sıyrılıp sade Hakka özgü, Hanif olan İbrâhim'in Milleti’ne ki, O hiç bir zaman müşriklerden olmadı.” Enam suresi 161. Ayet
“Ben, Hanif olarak yüzümü, Arz’ı ve Sema’yı yoktan ilk yaratana yönelttim. Ben Müşriklerden değilim”. Enam suresi 79. Ayet
SEKİNE (SHEKINAH)
"Peygamberleri onlara şunu da söylemişti: Haberiniz olsun onun melikliğinin alameti size o Tabutun gelmesi olacaktır, ki onda Rabbinizden bir Sekine ve Musa ve Harun ailesinden bir bakiyye (miras) vardır, onu Melekler getirecektir, elbette bunda size açık bir işaret vardır, eğer müminlerseniz." Bakara suresi 248. Ayet
"Sonra Allah, Resulüne ve Müminlere Sekine’sini indirdi. Görmediğiniz ordular da indirdi; inkâr edenlere azap etti. İşte bu, Kafirlerin cezasıdır." Tevbe suresi 26. Ayet
“O’na yardım etmezseniz, gerçekten Allah O’na yardım etti. Hani, inkâr edenler iki kişiden ikincisi olarak onu çıkardılar. İkisi de Mağara’dayken arkadaşına: “Üzülme! Allah bizimle birliktedir” diyordu. Allah O’na Sekine indirdi; O’nu görmediğiniz ordularla destekledi; İnkâr edenlerin sözünü Sefil kıldı. Allah’ın sözü En Yüce’dir. Allah Hakîm, Aziz’dir.” Tevbe suresi 40. Ayet
“İmanlarına iman katmaları için, Müminlerin kalplerine Sekine indiren O’dur. Arz’ın ve Sema’nın orduları Allah’ındır. Allah Hakîm, Alim’dir.” Fetih suresi 4. ayet
“Allah, Müminlerden razı oldu; Ağaç’ın altında sana biat ettiklerinde kalplerindeki şeyi bilip üzerlerine Sekine indirdi. Onlara yakın bir fetih de isabet ettirdi.” Fetih suresi 18. ayet
“O küfredenler, küçük görme ve cahiliye bağnazlığını kalplerinde taşıyorlardı. Allah da Resulünün ve inananların üzerine Sekine’sini indirdi; onlara Takva sözcüğünü ilzam etti. Halbuki buna en çok hak sahibiydiler; bunun ehliydiler. Allah Alim’dir.” Fetih suresi 26. ayet
MİRAÇ (YÜKSELİŞ)
“Miraç (Mearic) sahibi Allah tarafından!” Me’âric Suresi 3. Ayet
“O Sübhan’dır. Kulunu, Mescid-i Haram'dan çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa'ya bir gece yürüttü. Ona ayetlerimizi göstermek için. Kuşkusuz O, Semi Basir’dir.” İsrâ Suresi 1. Ayet
“Sana özgü nafile olarak gecenin bir kısmında O’nunla uyan. Umulur ki Rabb'in seni Makâm-ı Mahmud’a (Mahmud Makamı) ulaştırır.” İsra suresi 79. Ayet
“O, Yüce Ufuklar’daydı.” Necm suresi 7. Ayet
“Böylece İki Yay (Kab-ı Kavseyn) aralığı kadar, hatta Daha Yakın oldu.” Necm Suresi 9. Ayet
“Gördüğünü Fuad(ı) yalanlamadı.” Necm suresi 11. Ayet
“Sidretül Münteha’nın yanında. O’nun yanında da Cennetül Meva vardır.” Necm suresi 14-15. Ayet
“Göz şaşmadı; sınırı da aşmadı.” Necm suresi 17. Ayet
“Andolsun ki o, Rabbinin ayetlerinden en büyüğünü gördü!” Necm Suresi 18. Ayet
SAYHA (SES)
“Ama geldiği vakit o Sayha (Ses)!” Abese Suresi 33. Ayet
“Onlara baktığında, dış görünüşleri itibariyle, seni hayran bırakırlar. Konuştuklarında, sözlerine itibar edersin. Aslında, elbise giydirilmiş kütükler gibidirler. Her Sayha’yı (Ses) kendi aleyhlerine sanırlar. Onlar, düşmandırlar, onlara karşı dikkatli ol. Allah, onların canlarını alsın! Nasıl da döndürülüyorlar!” Münâfikûn Suresi 4. Ayet
“Biz, onların üzerlerine tek bir sayha gönderdik. Böylece ağıldaki ufalanmış kuru ot gibi oldular!” Kamer Suresi 31. Ayet
“Hakka çağıran o Sayhayı işitecekleri gün, işte o Huruc (ölüm) günüdür!” Kâf Suresi 42. Ayet
“Bunlar geri dönüşü olmayan bir Sayhadan başkasını beklemiyorlar!” Sâd Suresi 15. Ayet
“Sadece tek bir Sayha (Ses) oldu. O anda onlar Katımız’da toplanmış huzurdadırlar!” Yâsîn Suresi 53. Ayet
“Çekişip dururken onları yakalayacak bir tek Sayha’dan (Ses) başka bir şey beklemiyorlar.” Yâsîn Suresi 49. Ayet
“O yalnız bir Sayha oldu, derhal sönüverdiler!” Yâsîn Suresi 29. Ayet
“Her birini günahıyla yakaladık, kiminin başına bir taş yağdıran gönderdik, kimini Sayha alıverdi, kimini yere geçirdik, kimini de yok ettik! Allah onlara zulmetmiyordu ve lakin kendi nefislerine zulmediyorlardı!” Ankebût Suresi 40. Ayet
“Derken, Hakk ile Sayha onları yakalayıverdi. Böylece onları çerçöp yaptık. Zalim halk yok olup gitti!” Mü’minûn Suresi 41. Ayet
“Onları da sabahleyin Sayha yakalayıverdi!” Hicr Suresi 83. Ayet
“Tan yeri ağarırken Sayha yakalayıverdi!” Hicr Suresi 73. Ayet
“Biz’im emrimiz geldiğinde bizden bir rahmetle Şuayb’i ve onunla birlikte inanmış olanları kurtardık. Zulmetmiş olanları O Sayha yakaladı. Yurtlarında cansız olarak yığılıp kaldılar.” Hûd suresi 94. ayet
“O zalimleri, Sayha yakalayıverdi de oldukları yerde çöküp kaldılar!” Hûd Suresi 67. Ayet
DEMİR (İBLİS)
“And olsun, Davud’a bizden bir Fazilet (Fadl) verdik. “Ey dağlar, Onunla birlikte yönelin! Kuşları da (verdik)!” Demir’i de onun için yumuşattık.” Sebe’ Suresi 10. Ayet
“And olsun, Resullerimizi İşaretler ile gönderdik! İnsanlar tam adalet ile uygulasınlar diye onlarla birlikte Mizan’ı ve Kitab’ı indirdik. İçinde İnsanlar’a yararlı şeyler ve şiddetli bir sertlik bulunan Demir’i de indirdik. Allah da O’na ve O’nun Resulüne Gayb ile yardım edenleri bilsin! Allah, Aziz Kaviyy’dir.” Hadid suresi 25. Ayet
“Sana, ne zaman kopacak diye kıyamet vaktini soruyorlar. De ki; onun ilmi yalnızca Rabbimin katındadır. Onu tam vaktinde koparacak olan O'ndan başkası değildir. Onun ağırlığına Sema’da ve Arz’da dayanacak kimse yoktur. O size ansızın gelecektir. Sanki sen onu çok iyi biliyormuşsun gibi sana soruyorlar. De ki, onun ilmi Allah katındadır. Fakat insanların çoğu bilmezler!” A’râf Suresi 187. Ayet
“Bir de bunlara demirden kamçılar vardır!” Hac Suresi 21. Ayet
"Bana, demir kütleleri getirin." Nihayet dağın iki ucunu denkleştirdiği vakit: "Ateş yakıp körükleyin" dedi. Demiri bir ateş koru haline getirince. "Bana erimiş bakır getirin üzerine dökeyim" dedi!” Kehf Suresi 96. Ayet
“Sana O Saat’ten soruyorlar: ne zaman Demir Atması?” Nâzi’ât Suresi 42. Ayet
“De ki: muhakkak, ister taş olun ister demir isterse gönlünüzde büyüyen her hangi bir halk, o halde bizi kim iade edebilir? Diyecekler, sizi, de: ilk defa yaratmış olan kudret sahibi, o vakit sana başlarını sallıyacaklar da “Ne vakit o?” diyecekler. De ki “Yakın olması mümkündür.” İsrâ Suresi 51. Ayet
PERDE (BOYUT)
“Allah, onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Onların gözlerinde perde vardır. Onları büyük bir azap beklemektedir.” Bakara Suresi 7. Ayet
“Onlarla arasına bir perde çektiğinde, Biz O’na Ruhumuzu göndermiştik de, O da tam bir insan suretinde görünüvermişti.” Meryem Suresi 17. Ayet
“Ey inananlar! Peygamberin evlerine girmeyin; ancak, yemek için size izin verilmesi hariçtir. Yemek vaktini beklemeyin. Davet edildiğiniz zaman girin, yemeği yiyince dağılın ve söze dalmayın. Gerçekten bu, Peygambere eziyet vermekte, ama o da sizden utanmaktadır; oysa Allah, Hakk’tan utanmaz. Onlardan bir şey isteyeceğiniz zaman ise perde arkasından isteyin!” Ahzab Suresi 53. Ayet
“Nefsini ilahlaştıran kimseyi gördün mü? Allah, bir bilgiye dayalı olarak, onu sapkınlıkta bıraktı. Ve onun kulağını ve kalbini mühürledi. Gözlerine perde çekti. Artık Allah'tan başka kim onu doğru yola iletebilir? Öğüt almıyor musunuz?” Câsiye Suresi 23. Ayet
“Ant olsun ki sen bugünün geleceğinden gaflet içindeydin. İşte senden perdeyi kaldırdık. Artık bugün Hakikati bütün açıklığıyla görüyorsun!” Kâf Suresi 22. Ayet
HANİF TÜRK