YARATIM FITRATI

HanifTÜRK

2/23/2024

"YARATIM FITRATI"

HANİF DİN

"O halde Hanif olarak dine yüzünü tut. İnsanları, üzerinde yaratmış olduğu Allah'ın fıtratına. Allah'ın yaratmasında değişme olmaz. Kayyum olan din budur. Fakat insanların çoğu bilmiyorlar." (Rum/30)

Hanif Din : “Yaratım Fıtratı” demek.

12 farklı ayette geçen HANİF DİN’in, doğru tek din olduğu söylenmiş ve “HANİFLER” ve “İBRAHİM MİLLETİ” bir ırktan ziyade hakikate ermiş insanlar (Hakerenler) olarak anlatılmış.

"Düalite Yasası" (Çift Kutup) yasası gereği kadın-erkek, pozitif-negatif, madde-antimadde, iki kol, iki bacak..vb tüm fiziksel olgular bu hakikate erişir. Çift Kutup eğer birbiriyle bütünleşmeyi başarabilirse nihai hedefine ulaşmış demektir ki, Kur’an buna “Dininizi Kemale Erdirdim” demektedir.

HANİF: Ruhunu 7 “boyut/titreşim/frekans”’ta ayağa kaldırmış Hakerenler’e verilen isimdir. Bir diğer anlamı ise Hz.Nuhun töresini (yasasını) Yafes üzerinden aktaran, andına sadık kalanlara verilen isim.

And : Dünyaya doğmadan önce ruhun kendi “Öz Rabbi”’yle yaptığı anlaşma. Bu anlaşma Rabbin sesine her an uyacağı, dünyada iken öz kimliğine kavuşmak için çabalayacağını, hayra ve barışa yönelik işler yapacağı gibi bir çok konu içerir. Bu anlaşma Ruhun ve Rabbin karşılıklı rızasıyla olan bir durumdur.

İlk yaratılışta Adem ve Havva enerjetik düzeydeydi. Yanı Ruh (Soul) ve Sekine (Shekinah) birbirini seyrettiği için birbiri içine geçmiş durumdaydı. Yani Adem ve Havva, düalite prensibi gereği çift kutuba ayrılmalıydı. Çünkü çift kutba ayrılmasa fizik alem yaratılması olanaksızdı. Adem ilk insan değil ilk erendir (first saint). Ve Kur’an’da geçen Adem Süpersoyut Hakerenlere verilen toplu isimdir ve fizik yaratımda sırlanmıştır. İnsanın nihai amacı Ruhunu 7 boyutta uyandırarak, Rabbin Sekine’sini indirmesidir. Ruh 7 boyut titreşim yükseltirken, Sekine 7 boyut tireşim düşmesi gerekir. Kur’an’da geçen Huri Sekine’ye, Oğlan ise Ruh’a çıkar. Zira Ruh eril kutup, Sekine ise dişil kutubdur. Errahmanırrahim kelimesinin doğru açılımı; Rahim olan Rahman demektir. Rahim, Rahman’ın içinde. Aynı Adem ve Havva gibi. Ne zaman ki Rahim, Rahman’dan ayrılır (proton-elektron gibi), fizik alem görünür forma geçebilir. Rahman enerjetik boyutta Rahimi dış kutba fırlatır ve düalite yerine oturur. Bu fizik alemin yaratım sırrıdır.

Allahın birleştirilmesini emrettiği şey Ruh ve Sekine’dir (Shekinah). Kişi ruhunu 7 boyutta yükseltir ve Sekine ile birleşirse ahde vefa gerçekleşir. İnsanlık dünyaya doğmadan önce unutma sürecinden geçtiği için bütün ömründe bu birleşimi gerçekleştirmek için çabalar. Alt dördüz olan fizik beden, etherik beden, yaşam beden ve akıl beden ise Kur’an’da Nefs olarak geçer. Unutma sürecine ek olarak kişi nefsi ile de mücadele etmek ve her an Salat durumunda uyanık olmalıdır. Zira önüne gelecek sınavlar çok zorlu ve çetin olacaktır şüphesiz.

İSLAM: İslam "SLM" kökünden gelir. Selam; "Barış" demektir. Yani kişinin Ruhunu 7 boyutta uyandırması sonucu, Allah Sekinesi'ni (Shekinah) indirir. Ruh ve Sekine birleştiğinde, Din kemale erer, yani kişi Erer. Artık "Allahın Halifesi" olmuştur.

Sekine: İslamda; "Sekine", Yahudilikte; "Shekinah", Zend Avesta da; "Spenta Armaiti",..vb birçok kutsal metinlerde farklı isimlerle var olmuştur.

Sekine = Shekinah = Spenta Armaiti = Kutsak Ruh.

Huri-Oğlan (Houri-Boy) : Batıni manada Ruh ve Sekine'ye çıkar. Ruh; "Eril Kutub", Sekine; "Dişil Kutub"'dur!

"HANİF TÜRKLER"

Hanif kelime kökeni Proto-Türkçe’ye dayanır.

Hanif= Hunafean (Ar. Transkripsiyon)

"HUN-AFE-AN(D/T) "

HUN: Hz Nuh’un töresini (yasasını) tanımlamak için kullanılır. Zira Hun İmparatorluğu ismi de buradan gelir. Hun İmparatorluğu; Hz Nuh’un töresini yaşatan topluluğa verilen isimdir.

“Dendi ki: “Ey Nuh! Katımızdan esenlikle in. Sana ve sana tabi olan topluluklara bereketler olsun. Ama öyle toplumlar da olacak ki, onları dünya nimetlerinden yararlandıracağız, sonra onlara Bizden can yakıcı bir azap dokunacaktır.” (Hûd/48)

Katımızdan esenlikle in sözü: Zaten şeffaf insanın allah katında muhafaza edildiğini ve dünyaya tekrar gönderildiğini açıkça anlatmaktadır. Zira eğer fizik forma bürünmüş olsaydı insan, katımızdan kelimesi kullanılmazdı. Çünkü gökten şeffaf bir insanın ruhsal düzeyde dünyaya inmesi yaratım fıtratı olan hanif dine aykırıdır. Ki Allah kendi yasalarına karşı gelmez.

"Ant olsun ki Nûh'u halkına gönderdik. Onların içinde bin yıldan elli yıl eksik kaldı. Sonunda haksızlık edenleri tufan aldı." (Ankebût/14)

Bu ayette neden 950 yıl denmiyor da 1000 yıldan 50 yıl eksik yaşadı diyor? 1000 yıl: Ebced ilminde sıfır atmak mümkün. Bu şekilde “mutlak olan 1”’e ulaşmış olunur. 50: 28 nebi ve 22 veli isimleri ile şifrelenmiş, 50 boyut/frekans titreşim kastedilmiş. Yaratılan her ruh bu 50 süpersoyut isim/boyut’tan birine bağlıdır.

AFE; Yafes veya Yafet (İbranice: יֶפֶת Yép‌eṯ; Yunanca: Ἰάφεθ Iápheth; Latince: Iafeth, Iapheth, Iaphethus veya Iapetus), Yaratılış Kitabı'nda Nuh'un üç oğlundan biridir. Efes antik kent isminde buradan gelir.

AN(D/T): Dünyaya doğmadan önce kişinin ÖZ Rabbi ile yaptığı anlaşma demektir.

Dolayısıyla tüm harf ilmini birleştirirsen varacağın sonuç şu; HANİF; Hz Nuh’un töresini(yasasını) yaşatan, Yafes üzerinden aktarılan bilgileri andına sadık kalarak devam ettiren ve kendine tatbik eden Hakerenler’e verilen isimdir.

DİN kelime kökeni Zend Avesta’da ki "DAENA" (dünya) kelimesine dayanır. "Din" Türkçe’de "YASA" demektir.

FITRAT (Yaratım) : AKAŞA’nın (AKASHA,ETHER,AETHER) enerji formundan bir iş/oluş kapsamında döngüye alınması demektir. ("DÖNGÜ YASASI")

Kainatta hiçbir somut ve soyut madde "MUTLAK YOKLUK" konumuna geçmez, geçemez. Sadece form/şekil/boyut değiştirir. Dolayısıyla VARLIK denen şey aslında insan gözünden varlık-yokluk arasında gidip gelmektedir. Yani evrilmektedir. Bu nedenle hiç bir şey tam anlamıyla yok olmaz. Kara delik de bile..

"Yaratım Fıtratı" insana ve letaif varlıklara Yaratım Yasaları'nı açıklar. Bu nedenle Yasa tektir. Dolayısıyla Din de tektir. Her bir din yasalara farklı farklı açılardan bakarak varlık için anlaşılır kılmaya çalışır. Yani birbiriyle zıtlaşmaz, zorlamaz, sadece birbirini tamamlar. Her birinin nihayetinde çıkacağı Yaratım Fıtratı olan "HANİF DİN" olacaktır.

Ruh dünyaya doğmadan önce 7 boyuttan geçerek 7 enerjetik beden giyer. 7. Boyut olan son boyutta fizik beden diyer. Bebek anne karnında ise 9 evreden geçer ve dünyaya doğar.

Sema: Dünya enerji alanı dışındaki fizik ve metafizik varlıkların tamamını tanımlar.

Arz: dünya enerji alanı içindeki fizik ve metafizik varlıkların tamamını tamamlar.

Sema ve Arz'ın yaratım evreleri benzerdir. Zira Sema'da olan Arz'da hakikat olur.

Hakeren insan bu çift kutbu (Ruh-Sekine) birleştirmiş Süpersoyut Yarı Şeffaf İnsanlar'a verilen isimdir. Eğer fizik ölüm gerçekleştiyse "ALLAH’IN HALİFESİ" ünvanını alır ki, o zaman Allah adına kâinatı dizayn etmede itici güç olur.

Gemi Ruh’tur. Ruhuna tutunarak miracını yapabilen kişi kurtulmuşlardan olur. Hakikati aramayan, araştırmayan, sorgulamayan ve dünyada iken vicdanın sesini dinlemeyip ruhuna tutunamayanlar boğulanlardır. Uyarı Rabden gelir. Rabbin sesi ise Ruhun sesidir. Vicdan ise yansımasıdır.

Vicdan: Kişinin Rabbinin insana Cebrail vasıtasıyla en alt titreşimden seslendiği sessiz sestir. Yani vicdan insanın kişisel Rabbinin seslenişidir. Dinleyen tufandan kurtulur, kulağını tıkayan ise boğulur gider.

ARAF: Dünya ile Ay arasındaki 7 boyuttan oluşan dünyaya giriş (ALFA) ve dünyadan çıkış (OMEGA) gerçekleştiği şeffaf platforma verilen isimdir. Kur’an buna “İKİNCİ ÖLÜM”'ün gerçekleştiği yer der. (ALFA-OMEGA)

"Alfa ve Omega, birinci ve sonuncu, başlangıç ve son Ben’im." (Hz. İsa Mesih)

Yani Ruh-Can ikilisinin fizik bedenden kopması "1.ÖLÜM", Araf''ta Ruh'un Can’dan ayrılırken payını alması "2.ÖLÜM" olmaktadır ki, islam buna "KABİR AZABI" der. Dünya süresi ile toplam 3.5 gün sürer. Kadüseye sarılı yılanın, kadüsede 3.5 döngü atması bu sırra işaret eder.

Kadüseye sarılı çift yılanın DNA olduğunu zannediyorsun ama bu fizik yansıması. Çift yılandan biri Ruh diğeri Sekine. Ruh ve Sekine tepe çakrada, kadüsenin tepesinde birleşir ve kişi miracını yapar. Kadir gecesi sırrı budur. Zira kişi astral boyuta geçerek 3 gün ölü gibi olur.

Miraç esnasında kişinin fizik dünya ile bağlantısı kalmaz, ölü gibi olur. Ölmeden önce ölmek sırrı bu olsa gerek. Kehf mağara demek. Mağara hem karanlık olması sebebiyle astral boyuta, hem de ruhun uyuduğu kök (muladhara) çakraya işarettir. Kök çakra kadim metinlerde mağara olarak da geçer.

Birinci ölüm ilk ölüm olduğundan, Ruh-Can ikilisinin fizik bedenden ayrılmasıdır. İkinci ölüm Dünya-Ay arasındaki şeffaf boyutta gerçekleşir. Ayette belirtiliği üzere Ruh'un Can'dan payını alması olan bu ikinci ölüm daha azap vericidir.

*"O'dur kulları üzerinde kahir olan. Üzerinize gözeticiler gönderir. Sonra da sizden birine ölüm vakti geldiği zaman, resullerimiz hiç zaman geçirmeden onun canını alırlar." (Enam-61)

Bu ayet anlamı çokça tahrif edilen bir ayet. Ayette açıkça "Resullerimiz" kelimesi geçtiği halde, Türkçe tercümelerde bu kelimenin kullanılmamasına özen gösterilmiş. Can'ı alan tabi ki "ölüm meleği" olan "Azrail'"dir. Ama bu sadece birinci ölüm içindir. Yani Azraili'n etkin olduğu dönem birinci ölümdür. Ruh'un "Şeffaf Ay" olan "Berzah Alemine" yolculuğu esnasında tek başına bırakılamaz. Bu nedenle ayet açıkça "Resullerimiz" kelimesini kullanmış. Yani; kişinin "Öz Rabbi" olan 50 "isim/frekans/boyuttan" hangisinden "Nur" aldıysa O Hakeren ona eşlik eder. Kuran'da iki Hakeren (LordSaints) grubundan bahsedilir. Biri "Eskiler" diğeri de "Eskilerin Eskisi".

*"Siz, ölümle yüz yüze gelmeden önce, ölmeyi temenni ediyordunuz; ama onu görünce de bakakaldınız."(Ali İmran-143)

Bu ayet Hz Peygamber'in (Allahın salat ve selamı üzerine olsun) "Ölmeden önce ölünüz!" hadisi şerifine benzer. Ölmeden önce ölmek; "Ruhunu 7 boyutta ayağa kaldırarak, kişiye Sekine'nin inmesi ve Erme işlemiyle sonuçlanması" demek. Hakeren olmak zorlu süreçtir. Kuran'da "sınanmadan kimsenin hakikate eremeyeceği" ayetlerde açıkça ifade edilmiş. Allah'ın, Eren adayını ne denli sınadığı kuranda "El-Müzill" kelimesiyle anlatılmış. El-Müzill; "derbeder eden, mahveden" (shatterer) demek.

*"Sonra, şükredesiniz diye ölümünüzün ardından sizi dirilttik." (Bakara-56)

Kişi önceki hayatında Miracını yapamadığı için farklı zamanlarda tekrar aynı ruh ve farklı fizik beden ile dünyaya doğar ki; kendi öz hakikatini görüp secde etsin ve şükredesin diye. Zira anadan doğma kör sağır dilsiz doğan insanlar ve bir ömür boyu ızdırap yaşayanlar, eğer ki tek bir yaşam var ise bu Allah’ın adaleti ile ters düşmez mi? Zengin konforu ve sağlığı yerinde olan insanlar azgınlıkla yaşar iken, diğerlerinin ne suçu vardı? Kısas bu şekilde işler. Önceki hayatında yaptığın bir işin kısası bedeli olarak, kör sağır dilsiz veya zihinsel engelli olarak dünyaya gelmiş olması sence o kadar mantıksız mı? Zira Kuranda Allah’ın adaletinin bir milim dahi şaşmadığı defalarca zikredilmişken.

KADÜSE’ye sarılı çift yılan, ASA’da. 3.5 döngü atar. İnsan öldükten sonra dünya süresi ile toplam 3.5 gün sürede, Ay-Dünya arasındaki şeffaf boyutta (Araf) hesap verir ve Ruh, "Berzah Alemi'"ne çekilir.

ASA: 7 Boyutlu, 33 Aşamalı "ŞEFFAF OMURİLİK".

ÇİFT YILAN: Ruh ve Sekine.

İNSAN: Hak kimliğine ulaşamamış ruhlar.

KUL: Hakikate ermiş Hakerenler’e verilen isim.

“Anılmaya değer bir şey değilken, insanın üzerinden “DEHR”’den bir zaman gelip geçmedi mi?” İnsan / 1

Anılmaya değer bir şey değilken: İnsan bir anda gökten fizik formda inmiş değildir. Dolayısıyla yok edilen insan ırkları defalarca Kur’an’da anılmıştır.

DEHR: zamanın akaşik (akışkan) boyutu.

Dehr dünya zaman ölçüsü değil, Hakk’ın zaman ölçüsüdür. Zaman ve mekan boyutundan özgür olarak, 7. Boyuttaki “Akaşik Zaman”’dır. Dolayısıyla dünyadaki zaman boyutu ile ifade etmek zordur.

“Ve senden azabı çabuklaştırmanı istiyorlar. Oysa Allah, sözünden asla dönmez. Kuşkusuz Rabb'ine göre bir gün, sizin saydıklarınızdan bin yıl gibidir.” (Hac/47)

Bu ayetin Hakk takvimi olduğu sanılıyor ama batıni tefsirde burada kastedilen 1000 yıl iki reenkarnasyon döngüsü arasında geçen zaman.

"İNSANIN METAFİZİK YAPISI"

Kutsal metinlerde "7 Yasası"'nı çokça görmek mümkündür. Buna "KUTSAL 7 YASASI" denebilir.

İnsan bedeninde “7 Şeffaf Beden” vardır.

*"Üstünüze yedi sağlamı bina ettik." Nebe’ /12

Yedi Sağlam Bina: 7 yasası gereği insanın dünyaya doğarken giydiği 7 şeffaf beden.

İnsan Dünya’ya doğmadan önce 7 şeffaf boyuttan geçerek Dünya’ya doğar. Yani Ruh, Şeffaf Ay’da iken insan olarak doğmayı ister. Ve Ay-Dünya arasından geçerek “7 Şeffaf Beden” giyer.

*“Allah'ın Yedi Sema’yı nasıl katmanlar halinde yarattığını görmüyor musunuz?” Nûh/15

Semaları Yedi Katman halinde yaratan O'dur. Rahman'ın yaratmasında bir düzensizlik göremezsin. Mülk / 3

Allah, Yedi Sema’yı ve benzer şekilde Arz’ı yaratandır. Allah'ın her şeye gücünün yettiğini, Allah'ın bilgisinin her şeyi kuşattığını bilesiniz diye, Emr’i onlar arasında iner durur. O’nun size söyledikleri, kendisine vahyedilen vahiyden başkası değildir. Talâk/12

Yedi Sema: Ay-Dünya arasındaki 7 şeffaf boyut.

Benzer Arz: Dünya’nın 7 şeffaf katmanı.

Her Şeyi Kuşatma: Etherik Enerji’nin (Aether,Akaşa), her şeyin içine nüfuz ettiği ve içten-dıştan tüm metafizik ve fizik varlığa nüfuz ettiği.

Emr: Bir yaratımın gerçekleşmesi için Etherik Enerji’nin (Akaşa,Aether) , daha önceden oluşturulan Arketip’ten hiçbir sapma olmadan fizik aleme yansıtılması (Aynalama).

Arketip: Yaratım gerçekleşmeden önce Etherik Enerji denizinde oluşturulan “Şeffaf Taslak”.

"ŞEFFAF ALT DÖRDÜZ BEDEN"

Bu 7 şeffaf bedenin alt dördüzü “NEFS” olarak geçer. “Üst Üçüz’ü” ise “Kutsal Üçüz” olarak betimlenir.

1.BEDEN: "FİZİK BEDEN"

2.BEDEN: "YAŞAM BEDEN"

3.BEDEN: "ARZU BEDEN"

4.BEDEN: "AKIL BEDEN"

5.BEDEN: "RUH"

6.BEDEN: "SEKİNE"

7.BEDEN: "HAKK"

"HAVA,SU,TOPRAK VE ATEŞ SIRRI"

1)FİZİK BEDEN (TOPRAK)

Yoğun kütle bedendir. Fiziksel anatomi ve işleyiş açısından maddeye ve fizik yasalara zincirlenmiş durumdadır. Şeffaf boyutun en alt tabakasıdır. Bu nedenle yoğun kütle şeklinde görünür. Enerjinin en yoğun şekli.

"İsa'nın durumu Allah'ın yanında Adem'in durumu gibidir. Onu topraktan yarattı, sonra ona “ol” dedi o da oluverdi." (Âl-i İmrân/59)

2) YAŞAM BEDEN (ATEŞ)

Kuranda geçen Can olarak betimlenir. Fizik bedene göre daha şeffaf boyutta bulunur. Ana olarak görevi fizik bedenin yaşamsal faaliyetlerini sürdürmek ve bedenin fizik platformda canlı olarak yaşamına devam edebilmesini sağlamaktır. Can kelimesinin cin ile olan benzerliğinin tabiki bir nedeni vardır.

Enerjetik varlık obsesyonları (cin musallatı) bu şeffaf bedende gerçekleşir. Enerjetik varlık bilerek ve isteyerek o bedene girmek istemez. İlahi yasa gereği kendisine en uygun titreşime sahip bedene uygun olan enerjetik varlık, vakuum/girdap etkisiyle o bedene çekilir. Yani o bedene girmeye zorlanır. Yaratım yasası olan Hanif Dinin Akaşa Yasası bu işlemde birincil itici güç olur.

"Cann’ı (cinnleri) de ’dumansız bir ateşten’ yaratmıştır." (Rahman/15)

3) ARZU BEDEN (HAVA)

İnsanın tüm maddi-manevi arzu ve isteklerinin yönetildiği şeffaf bedendir. Yaşam bedene göre daha şeffaf yapısı vardır.

4) AKIL BEDEN (SU)

Tüm zihinsel faaliyet ve işlerliğin yürütüldüğü bedendir. Arzu bedene göre daha letaif yapısı mevcuttur. İnsanlarda oluşan çoğu zihinsel problemin ana kaynağı bu bedendir. Beynin ana yürütgeçi olarak çalışır. Algı düzeyinin arttırılması ve zihinsel fonksiyonlarda oluşacak hasarlarda bu bedene mutlaka bakılması gerekir.

"Gökten su indirdi. Dereler kendi ölçüsünce çağlayıp aktı.¹ Akıntı, üste çıkan köpüğü taşıyıp götürür. Buna benzer bir köpük de değerli maden² elde etmek için veya faydalanmak için ateşte eritilen madenlerin üzerinde de oluşur. İşte Allah hakk ve bâtıla böyle örnek verir. Köpük yok olup gider. İnsana fayda veren şey ise kalıcı olur. İşte Allah böyle örnek verir." Ra’d/17

Su: akıl, ilim,irfan,düşünme yetisi.

Dereler: insan şeffaf bedeninde bulunan 3 ana enerji kanalı.

"KUNDALİNİ

(KUTSAL RUH)

Budistler bunlara: "Sushumna Nadi", "İda Nadi" ve "Pingala Nadi" diyor.

HANİF DİN'DE (YARATIM FITRATI) KARŞILIKLARI

İDA NADİ: Şeffaf Ay kanalı, Rahim, Anne, Muhammed

PİNGALA NADİ: Şeffaf Güneş kanalı, Rahman, Baba, Ali

SUSHUMNA NADİ : Rahim olan Rahman, Errrahmanirrahim, Sırat'ül Müstakim, Dosdoğru Yol, Şeffaf Omurilik, Allah'ın ipi, Hakk Muhammed-Ali (Şeffaf öz, yere inen fizik değil!).

Bunlar HAKK DİN olan "HANİF DİN"'de ki en doğru tabirler.

"ARZ'IN DEVRELERİ"

Arz da toplam 7 evreden geçecek. Bunların dördü yaşandı. Kalan üçü yaşanacak.

1) "ZUHAL DEVRİ"

2) "GÜNEŞ DEVRİ"

3) "AY DEVRİ"

4) "ARZ DEVRİ" (Şuan bu devirdeyiz)

5) ..

6) ..

7) ..